Nil Karaibrahimgil uzun zamandır kafamı kurcalayan bir mevzu. Şarkı sözlerini hatta bazı şarkılarını seviyorum. Bazı yazılarını da çok beğenerek okuduğum oldu. Instagramı keşiflerle dolu, her gün yeni yaşam öğretileri. Hepsini kabul ediyorum. Ama cebinde paran yokken, ayın 15’i gelene kadar tüm maaşını harcadıysan(giderlerinden ötürü), ödemen gereken faturaların seni bekliyorsa hala hayatı nasıl tüm kuvvetinle kucaklayabilirsin? Evet yaşam hakkında itici bir güce hepimizin ihtiyacı var ama karnın açsa tüm bu öğretileri alıp da nasıl hayatına uygulayabilirsin?
Hiçbir politik duruş yok. Hiçbir aktivizm yok. Kimi destekler bilmiyoruz. Eşi Akp’yi destekliyor onu biliyoruz. Hiç çatışmıyorlar mı mesela? Bunu bilmiyoruz. Dünya değişiyor. Nil Karaibrahimgil de bunu hep vurguluyor ve genç kızlara ‘biz de varız, burdayız’’ mesajları veriyor ama kızların en çok ihtiyaç duyduğu şey aktivizm değil mi? Kuru kuru bir ‘Kız gibi yap’’mottosuyla bu işler bu kadar basit mi? En yakın arkadaşı Elif Şafak Londra'da, bu konuda tek bir yorumu yok. Etliye sütlüye kesinlikle dokunmak yok. Oysa ki bu da abartılıp parlatılacak bir mesele en özünden. Tüm bunlar bana yüzeysel geliyor. Belki de anlayamıyorum cidden. Çünkü instagramına bakıyorum tek bir tane biraz da güncelden bahset diyen yok. Yeteneğine sözüm yok ama haksızlıklara ses çıkaran azıcık da olsa risk alıp her şeye rağmen çoğunluk tarafından sevilmemeyi göze alabilen bir sanatçı genç kızlara daha iyi bir örnek değil mi? Çünkü bazen çevren yoksa bazen de cebinde paran hiçbir şeyi abartıp parlatamıyorsun. İşte parlatan da birkaç tane.