Linda’nın noel partisi ne şahaneydi. Bahariye’deki kilisenin karşısındaki apartmanın ikinci katında oturuyorlardı. Apartman inanılmaz soğuk ortam sıcacıktı. Yani şimdi buradan baktığımda öyle hissediyorum. O zamanlar daha utangaç yabani yıllarım pek tabii. Linda şahane bir arkadaştı. Ben otuzlarımın başında o ellilerinin sonundaydı. Çok pek çok gülerdik. Şimdi de hakkında yazıyor olmamın nedeni o partide yaşayıp sonra ağız dolusu güldüğümüz bir takım hadiselerin aklıma gelmesi. Aklıma geldi ve elimde bu anılarla kalakaldım, çünkü bunlar sadece Linda’nın anlayacağı,onunla gülünebilecek anılar.Otak bir humor anlayışı. Linda maalesef yok. Önceki postlarda yazmış olmalıyım, kaybettik. Türkiye’den ayrılıp dünyanın bir ucuna gitmişti.Haritada yerini bulmayı bırak adını bile kestiremiyorum ama çok uzakta olduğunu biliyorum. Hala oradaymış gibi gelmiyor bana. Çünkü çok uzun içli mailler yazardı bana. Bazen çok sıkıldığımda da açıp okurum. Linda bir gün işe giderken çok yaşlı bir teyze penceresini açmış sabahleyin sokağı süpüren çöpçüye seslenip ekmek aldırmış. Demişti ki her şey 1 dakika içinde oldu ve bunu kimse garipsemedi. Ne yapar ne eder mutlaka dönerim yine Türkiye’ye. Yaşlılığımda ekmek aldıracak birini bulma ihtimalini kaçırmam.
Partide bir adamla konuşmaya başladım Türk. Birden soğuk terler dökmeye, kekelemeye başladı.Allahım dedim bu adamın meselesi nedir. Meğer kendinden yaşça epeyce büyük İngiliz manitası çok kıskançmış adam beni susturamayınca şekilden şekile girmiş. Linda’ya bunun taklidini yapardım ve Linda kadını ve adamı çok iyi tanıdığı için bana ufo gören masum köylü muamelesi yapar gülmekten kıpkırmızı olurdu.
Linda’yla tanıştığım için şanslı görüyorum kendimi. 30 larımın başında anlattığın her şeyi meğer o kadar da süper anlayamıyormuşum Linda, sorry! Şimdi ara ara aklıme geliyor her şey tık tık yerine oturuyor. İyi ki ama iyi ki bu dünyadan geçtin ,