buraya geliyorum, yeni içerikleri hüpletiyorum ve gidiyorum. burada başka bir personayım. Öğretmen gül değilim. gerçi son zamanlarda öğretmenlikte de birkaç detay dışında aynı insanım. başarısızlıklarım başarılarım ortada. öğrencilerime daha çok başarısızlıklarımdan bahsediyorum. mesela lise1 de matematikten gerçek anlamda nasıl sıfır aldığımı söylüyorum. şaşırıyorlar. valla diyorum ben de şaşırıyorum. korkak bir insanım, neden çalışmadım, anlamadım, üzerine gitmedim? ilgimi çekmiyordu büyük ihtimalle. bir kalıba koyamıyordum, bu sayıları simgeleri neden öğrendiğimi ne yapacağımı bilemiyordum. tıpkı oturup tarih coğrafya çalışamadığım gibi istemediğim dikkatimi çekmeyen bir şeyin başına oturamıyordum. hala öyleyim. yapabileceğim bir şey olsa da asla ve kat'a ilgimi çekmeyen , sevmediğim bir konuda başarı gösteremiyorum. İngilizce en sevdiğim dersti mesela, keza türkçe de öyle. kana kana çalışır, okurdum ikisini de. İngilizcenin bana farklı dünyalar insanlar kazandıracağını da düşündükçe gaza basardım. çok da başarılıydım.her şeyi ama her şeyi okurdum. o zamanki çalışkanlığımı da özlüyorum. Öğrenme aşkı. Üniversitede edebiyata politikaya, tarihe, psikolojiye kaydı ilgi alanlarım. şimdi bekar çocuksuz istanbul'da tek başına yaşayan bir İngilizce öğretmeni olarak kendimi bu iki ayı boş geçirmeden aynen o lisedeki beni tekrar bulmak için, üniversitede de olur, bir plan yapmak istiyorum. Sabah uyanayım, kahvaltı yapayım ve klimalı bir kafeye atatım kendimi. yapacaklarımı yapayım.. Mesela bir blog yazısı yazayım, yabancılara türkçe kitabımı yazayım ( çok detaylı değil) okuyayım okuyayım. sonra eve gideyim. yemeği yiyeyim. derslerime hazırlanayım. hala ders vermeye devam ediyorum. arkadaşlarımla buluşayım. yürüyeyim. İngilizce çalışayım. yazmasıydı okumasıydı daha da iyi olsun. Seyahat de etmek istiyorum. ama sıcak sevmiyorum. Antalyaya gideyim, yüzeyim. okuyunca ne kadar yalnız oldu. yok o kadar yalnız değilim:) çok yalnız hissettiğim zamanlar oldu ama:) neyse buraya bi güncelleme yazarım umarım