Birincisi; Ben ve öğrencim Marco'nun bir whatsapp konuşmasının ekran görüntüsü. Görüldüğü gibi o Türkçe soruyor ki bu yapıyı öğrenmek ve kullanmak zordur. Öğrenen de mıyız, miyiz'i ayırmaz. Peki benim cevabım? Tabii ki İngilizce. O da tabii buna hiç takılmamış. Ben dikkatini o yöne çektiğimde de güldü ve ben Türkçe konuştuk sandım dedi. İşte bu diyalog benim dağınık kafam hakkında bir bilgi versin
İkincisi ise Pazar günü gittiğim bir oyun hakkında. Oyuna tek başıma gittim. Biletimde j11'i J1 okumuş ve yanlış yere oturmuşum. Üç tane 60-65 yaşlarında kadın J1'i arıyorlar ve onlara yardım etmeye çalışıyorum. Anlaşıldı ki yerlerine ben oturmuşum. Ay bu ablalar gülmekten öldüler Ay canım yazık yardım da etmeye falan çalışıyor diyorlar,duyuyorum. Ay vallahi sinir oldum . Neyse, oyun çok güzeldi. Arkadaş ortamında konuşulan konular, Türkiye'den ayrılınca önüne gül bahçesi sunulacağını sanan insanlar, ama barda dans ederken bile senin yarın kadar okumamış bir Avrupalının sana kulaktan dolma bilgiyle Türkiye'nin Suriye politikasını sorması, Avrupa'yı yüceltmesi, kadın olma durumları. İşte hepsi bu oyundaydı. Arada kalmış meselelere bir de dışarıdan bakmak isteyenler için gidilesi. Adı: Berlin Zamanı
Fiyatı 55 tl. Öğrenciye 35. Yer ; Oyun Atölyesi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder