İkili ilişkilerde, sadece sevgili değil arkadaşlık ilişkisinde de, acaba diyorum sevmekten önce sevilmeye mi çalışıyoruz da o sebeple bu kadar çok dırdır ediyoruz. Bence öyle. Ve bu sağlıksız ilişkilerin de temelini oluşturuyor. Çok yorucu bir kere. Yeter ki karşımdaki o insan bizi sevsin, arkadaş olsun. O sevsin de ben onun beni ne kadar kırdığını söylemem, kırılmıyormuş gibi yaparım. Sonra da ortaya dağ gibi ''ben onu bu kadar seviyorum da o bana niye böyle davranıyor?'' probleminiz çıkar. Hayır siz onu sevmiyorsunuz. Önceliğiniz sevilmek. Ama hali hazırdaki halinizle sevileceğinize olan inancınız da sıfır. O kişinin sandığı kişi olarak sevileceğinize inanıyor, onun fikirlerinizi üstünüze giyiniyor, her dediğini onaylıyor ve bir gün dalga dalga üstünüze gelecek sizi mahvedecek sinir harbinizi de hazırlıyorsunuz. Haliyle başka bir kişiye de büründüğünüz için siz diye bir şey ortada yok.Kafası karışmış ikili bir delilik içindesiniz. Kendi özgün karakterinizle hayal kırıklığına uğruyor ve size haksızlık yapıldığını düşünüyor, bir açıklama istiyorsunuz. ama hakkınız yok. Kimseye göstermediniz ki bu karakterinizi? Siz sevmeye ne kadar açıksınız? Bir sorun kendinize ben bu insanı seviyorum diye. Kendini ne kadar az gösterirsen o kadar azseviyorsun karşındakini de. Kimse suçlu değil ama illa da ben bir tane bulucam diyorsanız uzaklarda aramayın. Suç sizde
Burdaki sizlerin hepsi tabii ki ben; ama yazı öyle gelişti.