Çok zor bir okul yılı oldu. Meslek hayatımın 22. Yılını Eylül’de tamamlıyorum. Bu sene çok ama çok yoruldum, moralim bozuldu . Artık gitmediğini hissediyorum bir şeylerin. Öğrenciler değişti, öğretmenler değişti, ortamlar liyakatsiz. Tecrübeye değer verilmiyor. Veliler her şeye karışıyor olmayan bilgileriyle. Artık daha fazla dayanamıyorum. Geçen bir öğrencinin sözlü notuna 70 verince , veli oturduğu yerden açmış ağzını yummuş gözünü. Üslubunuza dikkat eder misiniz deyince de ‘kişisel almayın, çocuğumun notu hakkında konuşmak benim en doğal hakkım’. Bu araada bir önceki cevabında da beni şikayet edeceğini söylüyordu. Sanıyorum bir yerlerde karşısındakini susturma yöntemi olarak ‘kişisel alma’yı görmüş. Olabiilir! Ağzımdan , kalvyemden çıkan her bir cümlenin duvarlara çarparak bana geri geldiğini ve ağzımın içine geri girdiğini hissediyorum. Genç meslektaşlar bambaşka… Sadece tecrübeli değil çalışkan da bir öğretmenimdir. 22. Yılımda hala ilk yıllarım gibi çalışabiliyorum; aancak sabrım kalmadı artık. Dönem bitsin , telefonumu kapatayım ve hiç konuşmayayım istiyorum. Bu sene okulda hakkımda da haksız bir soruşturma açılınca ve arkamdan bana nasıl oyun oynandığını da görünce deliye döndüm. Onun ardından sindirim bozuklukları başladı midemde, reflü başladı.Çok enteresan! Ben ki ne mücadeleciyimdir artık ağzımı bile açmak istemiyorum. Ağzımı da açınca o kadar sert oluyorum ki insanlar benden korkuyor gibi geliyor. Ama yazıcam artık benim bılogum benim köşem! O kadar vasat o kadar vasatlar ki elim kolum kanadım kırılıyor. Neyse henüz ölmedim. Ölmedim ama bu mesleği 58 yaşıma kadar yani 14 yaşıma kadar yapamayacağımı biliyorum.Allah yüzüme bakar inşallah!
Merhaba,
YanıtlaSilÖyle bir zamandayız sadece psikolog-psikiyatr tayfası mutlu bir de cahil tayfa :(
Yalnız değilsin.
Evet ya! Nasıl olabilir. Canım sıkkın gerçekten
Sil